Meyveler Nasıl Kurutulur - Kuru Meyvelerin Faydaları

Kış akşamlarında pilavın yanında sunulan erik hoşafına hiçbirimiz itiraz etmeyiz. Üstelik yazımızı okuyup kuru meyvelerin ne denli faydalı olduğunu gördükten sonra, kuru meyveler ve bunlarla yapılan yiyecekleri sofranızdan eksik etmeyeceksiniz.
meyve nasıl kurutulur


Ocak, şubat meyvelerin en az olduğu aylardır. Bu dönemlerinde yemek sonunda içilen hoşaf, sofralarımızın vazgeçilmez lezzetlerindendir. Özellikle kuru kayısı ve erikle yapılan, karanfil taneleri ile tatlandırılan hoşafın tadı damaklarda kalır. Üstelik kuru meyveler o denli faydalı ki! Yağıyla cildimizi besleyen, yemeklere lezzet katan ve zihnimizi güçlendiren bademi de kış aylarında her zamankinden fazla tüketiriz. Bu yazımızda "Dengeli Beslenme" başlığı altında kuru meyvelerin ve bademin faydalarına yer veriyoruz.

Kuru Erik


Latince adıyla Prunus domestica olarak tanınan eriğin, ana yurdu Orta Asya. Eriği kurutmak da yine Asya ülkelerinde sıkça görülen bir gelenek. Mürdüm eriğinden kırmızı eriğe kadar pek çok çeşidi bulunan erik, kurutulurken etli kısmının bir bölümünü kabuğunun altında muhafaza ediyor. Evde erik kurutmak için, bir bezle eriklerin üzerindeki tozu silin. İğne ile eriklerin üzerinde delikler açın. Güneş gören bir yere gazete kağıdı yayın. Erikleri gazetenin üzerine yayın. Sabah kurumaya bıraktığınız erikleri, akşam içeri alın. Ertesi sabah diğer yüzlerini güneş alacak şekilde üste getirerek yine bütün gün kurutun. Yüzeyleri pörsüdüğünde meyveler kurumuş demektir. 

Eriklerin daha kısa bir zamanda kurumasını istiyorsanız, bir dakika süreyle kaynar suya batırıp çıkarın. Erikleri bir tepsiye yayın ve 6 saat süreyle 70 derece fırında pişirin. Ancak meyvenin bu yöntemle kurutulması, besin değerinin bir ölçüde kaybolmasına neden olacaktır.

Kuru Eriğin Faydaları


Kuru erik, doğal lifleri sayesinde kabızlığa iyi gelir. Bir avuç eriği geceden ılık suya batırın, sabah aç karnına yiyin.
Hazımsızlık çekiyorsanız erik, hazmı kolaylaştıracaktır.
İçerdiği potasyum ile böbreklerin çalışmasını ve bu yolla zehirli toksinlerin atılmasını sağlar.
Zihinsel olarak çok yorulduğunuz zamanlarda kuru eriğin nimetlerinden yararlanın. İçerdiği mineraller sinir sistemine iyi gelecektir.
Canınız tatlı çektiğinde bir avuç erik, bir dilim pasta kadar sizi doyuracaktır.
Erik, tüm faydalara rağmen, yüksek oranda glukoz içerdiğinden diyabet hastaları için zararlıdır.

Kuru Kayısı


Kayısı çok yönlü bir meyve. Yaz aylarında taze olarak tüketiliyor, marmelatı, reçeli ve meyve suyu yapılıyor. Ayrıca kurusu kış sofralarının en gözde yemişlerinden. M.Ö 4000 yılından bu yana yetiştirildiği sanılan kayısının ana vatanı Çin. Ancak Avruplalıların kayısıyı keşfetmeleri Büyük İskender dönemine rastlıyor.

Latince adı Prunus armeniaca olan kayısının Avrupa'da yetiştirilmeye başlanması ancak 18. yüzyılda gerçekleşiyor.

Kurutacağınız kayısıları yıkayıp iyice kurulayın. Kayısıları ortadan ikiye bölüp içindeki çekirdekleri çıkarın. Hazırladığınız kayısıları güneşte kurutun. Eğer kayısılar çok yumuşak kalırsa uzun süre saklayamazsınız. Eğer çok sertleşirse lezzetini kaybeder. Bu nedenle kuruma süresini iyi ayarlamalısınız. Uzun süre dayanmaları için kuruttuğunuz kayısıları kavanozda, ağzı kapalı olarak saklayın.

Tıpkı erik gibi kayısıyı da fırınlayarak kurutabilirsiniz. Bunun için yıkayıp kuruladıktan sonra ikiye böldüğünüz kayısıları tepsiye dizin. 50 dereceye ayarlanmış fırında 6 saat pişirin. Kurutulurken kayısının rengi kahverengiye döner. Çok açık renkte olan kuru kayısıları satın almamanızı öneriyoruz. Çünkü bunlar doğal yollarla değil, kimyasal metotlarla kurutulmuş demektir. Kuru kayısı satın alır almaz tüketebileceğiniz gibi, 3-4 saat ılık suda yumuşattıktan sonra da yiyebilirsiniz.

Kuru Kayısının Faydaları


Kuru kayısı da tıpkı erik gibi içinde bulunan lifler sayesinde kabızlığı önleyici bir etkiye sahip.
Kuru kayısı çok kısa sürede ihtiyaç duyduğunuz fiziksel enerjiyi sağlar.
İçerdiği betakaroten sayesinde cilt ve gözle ilgili problemlere iyi gelir.
İçerdiği şeker nediyle diyabet hastalarının kayısıdan uzak durması şart.

Badem


Kuzey Afrika ve Batı Asya kökenli olan bademin Latince adı Prunus communis. Uzun süre Akdeniz havzasında sıkışıp kalan badem kültürü Fenikeliler sayesinde tüm Avrupa'ya yayılmış. Ortaçağda tüm Avrupa'ya yayılan bdem yetiştiriciliğinin Amerika kıtasına ulaşması 16. yüzyılı bulmuş.

Tatlı bademlerin yağını kozmetik ürün olarak ilk kullananın Kleopatra olduğu sanılıyor. Her gün düzenli olarak badem yağı kullanan Kleopatra, böylelikle cildinin hem nemli kalmasını sağlamış hem de kırışıklıkları önlemiş. Badem yağı, sadece üst deride kalmayıp cildin derinliklerine de indiği için çok etkileyeci bir kozmetik ürün. Üstelik hindistan cevizi yağı ile karıştırıldığı zaman mükemmel bir güneş yağı görevi görüyor. Ayrıca günde dört kez 2-3 damla kulağa damlatıldığında kulak ağrısına da iyi geliyor. Nane ve lavanta esansı ile karıştırılarak vücuda sürüldüğünde ise sivrisinekleri kovucu bir özellik kazanıyor.

Bademin Faydaları


Badem fiziksel veya zihinsel yorgunluğa birebir. İçerdiği mineraller yorgunluğa iyi geliyor. Yüksek yağ oranı ise enerji veriyor.
Hazım güçlüğü, pankreas rahatsızlığı ve hepatit türlerinde badem kesinlikle yenilmemeli.
Kabuğu bazı insanlar üzerinde alerjik etki yapabilir.
Acı badem içerdiği bileşimlerle zehirleyici bir etki yaratabilir. Bu nedenle acı badem yemekten kaçının.

1 yorum :

  1. Kuruyemişçilerde satılan kuru meyvelerin içine şeker mi katıyorlar? Tadı bi değişik geliyor.

    YanıtlaSil